Üzme akşamı insan insan.
Ey akşam; can yakma, ateşi harlama!
Evet. Hayat yeteri kadar soğuk, biliyorum.
Duygular insan sıcaklığı, insanlar duygu kangreni.
Sabah saat altı, yağmur yeni dindi.
Yalın ayak yürüdün. E üşüdün.
Soğuktan şişen ayakların, anne sobasında indi.
Geceleyin, güneş fukarası ara sokaklarda dolaştın.
Bir apartman girişi basamağındaydın.
Beynin bilinç engellisi,
Bir iki kadeh rakı terapisi.
Baban, sıcak Türk Kahvesi
Kokusu bile yetti.
Bak ayıldın.
Yerel radyolar aşkı şarkılarla bildiriyor.
Şiirler de aşkı çiçekle tanımlıyor.
On Altı yaş sınırında, gülünün diken acılarını
Ağabeyinin, kardeş rengi elleri dindiriyor.
Yorma kalbini, hayat hayat.
Akma geleceğimden, zaman zaman.
Üzme şiiri, mısra mısra.
Üzme akşamı, insan insan.
Tanımlamak lazım sevmeyi, kavram kavram.
Düştüğünde yanında kim varsa…
Sevmek lazım buram buram.
İnsan olmak lazım, adam adam.
Sonra ağlamak lazım.
Göz yaşın varsa…
akşam şimdi hiç olmadığı kadar insan.
Karanlıkta ağlıyorsa…
Korkulara demişsin… Gel boynuma dolan.
Karanlıksa insan;
Şimdi hiç olmadığı kadar yalan.
Serhat CAN / 2011
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder