24 Mayıs 2013 Cuma

Hangi saatler arası ağlayabilirim?


Hangi saatler arası ağlayabilirim?
Bir yalanı kaç kere söyleyebilirim?
Seni kaç kere unutabilirim?
Ve ne kadar cevap verebilirim sorularına?
Yüz ölçümü ne kadar cesaretimin?
Kaygı hangi renk?
Belli ki soruyor berduş; ne zaman uyuduğunuzu.
Ilık bir incinme halidir hayal edememek.
Vücut sıcaklığımızdır toplum denetimleri.
Ve sıcakken hissetmezsin özgürlüğünün kırılan kemiklerinin acısını.
Cesaretinin topraklarına inşa edilen korkular var.
Sonra yıkıldı onlar kendine söylediğin yalanların üzerine
Ve doğrular öldü.
Yaşamak var bir de insana yaraşır, nefes almaktan öte bir yaşamak.
Renkler cümbüşü hisler…
Bazen duygularımıza kargalar pisler.
İnsan olsan hangi renk olurdun diye sordular?
‘Mavi’ dedi öteki adam, gökyüzü özentisi bir yandaşlıkla.
İnsan olmaya kaygı duyarken, rengin karga pisliği yeşili.
Vücut sıcaklığı uyumaya yeltendiriyor zihinleri.
Gece karanlığında ağlamayı tercih ediyor birileri.
Sabah saatlerinde ağlayamayınca,
Gelecek aynı bokun laciverdi.
Serhat CAN 24.05.2013

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder